yeryüzünün üçte ikisinden fazlası sudan yani okyanus göl ve nehirlerden geri kalamı ise karalardan yani kıtalar ve adalardan meyana gelir.dev buzullardan oluşan antartika dışındaki her kıtada insan yaşar.bütün kıtalar benzersizdir ve hepsinde dinamik güçler faaliyet halindedir.çoşkulu nehirler kıtaları yararak ilerler ve her gün denizlere milyarlarca litre taze su döker.

Dünyanın Jeolojik Tarihi:
dünyanın dış kabuğu levha adı verilen dev parçalara bölünür.bu levhaların hareketleri dünyanın yüzeyini durmaksızın değiştirir.üç farklı levha hareketi vardır.uzaklaşan levhalar yakınlaşan levhalar ve yanal yer değiştiren levhalar levhalar birbirine sürtünerek depremleri tetikler.
Yeryüzü Şekilleri:

yer kabuğu kendine has yüzey şekillerine sahip kıtalar ve okyanuslardan oluşur.irili ufaklı pek çok doğal yeryüzü 
şekli bulundukları alanları benzersiz kılar.dağlar platolar  ve ovalar karalara bir doku kazandırır.kayalık dağları ve andlar  kuzey ve güney amerikanın düzlüklerinde yükselir.yer şekilleri yerkürenin derinliklerinde işleyen büyük güçlerin eseridir.yüzey şekilleri hava şartları ve erozyonun yeryüzünü aşındırıcı etkisiyle ortaya çıkar.yeryüzü şekilleri yalnızca karalarla sınırlı değildir.
İklim Kuşakları:
iklim ve hava durumu aynı şey değildir.iklim belirli bir coğrafyada meydana gelen uzun vadeli atmosfer olaylarının ortalmasıdır.hava durumu ise atmosferin o anki durumunu temsil eder.
Doğal Bitki Örtüsü:

doğal bitki örtüsü insanların tahrip etmediği bölgelerde rastlanan yaşam alanlarıdır.iklim ve toprak şartlarına göre büyük çeşitlilik gösterir.yağmur ormanlarında ağaçların boyları 60 metreye kadar yükselebilir.insan yaşamı açısından büyük önem taşıyan doğal bitki örtüsü oksijen yiyecek yakıt  ekonomil değere sahip ürünler ve hatta hayat kurtaran ilaçlar sağlar.

ORMANLAR
Ülkemizin %27.2 sı ormanlarla kaplı olup orman yönünden zengin bir ülke değildir. İşletme şekilleri bakımından, ormanlar  koru ve  baltalık olarak ikiye ayrılırlar. Ülkemizin ormanlarının %73'ü koru %27'si ise baltalıktır.Toplam orman alanlarının %50 si ise bozuk orman niteliğindedir.
ÇEVRESEL SICAK NOKTALAR
dünyada nüfus arttıkça doğal yaşam alanlarının maruz kaldığı  tahribatta artıyor.endüstriyel ülkelerde çöp depolama alanları çöplerle dolup taşıyor.fabrikalar havayı ve suyu kirleten maddeler üretiyor.çiftçiler nehirlere ve kaynak sularına karışan kimyasal gübre ve tarım ilaçları kullanıyor.otomobiller havayı kirleten ve küresel iklim değişikliklerini etkileyen gazlar saçıyor.az gelişmiş ülkelerde ağaçlar kesiliyor bu da toprakları erozyona açık hala getiriyor.çiftçiler ve sürü sahipleri  hayatlarını sürdürebilmek için karaların iç taraflarına doğru ilerledikçe çayırlar çöle dönüşüyor

Bitkiler

bitkiler olmasaydı yaşayamazdın çünkü bitkiler güneşten aldıkları enerjiyi yeryüzü için gerekli enerjiye çevirir.insanların ve hayvanların soluduğu oksijeni üretir.bu canlılara besin sağlar biraz dikkatli düşünürsen tüm bunların ne kadar büyük görevler olduğunu anlayabilirsin.kısacası bitkiler dünyamız için çok önemlidir.yeryüzünde 350.000den fazla bitki türü vardır.
*fotosentezle her yıl yaklaşık 200-500 milyar ton karbondioksit dönüşüme uğrar.
*bilimadamları bugüne dek 350.000den fazla bitki türü keşfedip isimlendirdi ancak yeryüzünde hala keşfedilmeyi bekleyen pek çok bitki türü olduğu biliniyor.
Savunma yöntemleri:bitkiler çok çeşitli şekillere sahiptir bazılarının rengarenk çiçekleri vardır kimileri çiçeksizdir.kimisi inanılmaz derecede büyük kimisi ise ancak mikroskopla görülebilecek kadar küçüktür.bitkilerin farklı özelliklere sahip olması farklı ortamlarda yetişmelerinden kaynaklanır.kimi bitkiler hayvanlara yem olmaktan kurtulmak için zehir üretir kimisi diken geliştirir.bazıları ise hayvanları yakalayıp yutuverir.nasıl mı?şaşırtıcı bitkilerin ilginç dünyasına bir göz atalım.
Böcek kapan bitkiler:
bazı bitkiler fare kurbağa kuş yiyerek beslenir:
dünyada binlerce farklı bitki türünden 400 kadarı etle beslenir.bu bitkilere böcekkapan bitkiler adı verilir.böcek kapan bitkilerin büyük bölümü bataklıklarda nemli fundalıklarda çamurlu yada kumlu kıyılarda sulakalanlarda ve asitli topraklarda yetişir.bazı böcekkapan bitkileri örneğin sinekkapanı evde bile yetiştirebiliriz.
sinek kapan:böcekkapan bitkilerin en tanınmışı sinekkapandır.bu bitkinin yaprakları kırmızı renkli tatlı bir sıvıyla kaplıdır.[Photo]kurbanları tuzağa düşüren sonrada parçalayıp sindiren bu kırmızı salgıdır.böcekler bu salgının kokusunu alarak çiçeğe doğru uçar.bitkinin yapraklarındaki küçük duyarlı tüyler böceğin ziyarete geldiğini hemen anlar.yapraklar bir anda kapanarak böceği hapseder.hayvan hiç bir yere kaçamaz.iyice sıkıştırarak yarım saat içinde öldürür.1-2 hafta içinde böcek sindirilerek çorba kıvamını alır.

sumiğferi:böcekkapan bitkilerin en küçüğü sumiğferidir.bu bitki aynı zamanda avını sualtında yakalayan tek böcekkapan bitkidir.yapraklarının üzerinde minik içi boş kesecikler vardır.keseciklerin bazıları öyle küçüktürkü mikroskopla bakmak gerekir.tuzakların girişi esnek bir kapakçıkla kapalıdır.sudaki küçük hayvancıklar tuzağa yaklaşıp kapakçığın üzerindeki kıllara dokunduğunda kapakçık ansızın açılır içeriye dolan suyla birlikte böcek tuzağa düşer.
ibrikotu:ibrikotu ibrik yada huni şeklini almış yapraklarının yardımıyla böcekleri boğarak etkisiz hala getirir.
güneşgülü:güneşgülü böcekleri çeken özel bir sıvıyla kaplı kırmızı yapraklırıyla dikkat çekici bir bitkidir.kurbanlarınıda bu yapışkanlı yapraklarının yardımıyla avlar.
zehirli bitkiler:böcekkapan bitkilerin aksine zehirli bitkiler insanlara zarar verir.hatta onlar için öldürücü olabilir.
zehirli sarmaşık:gramının milyarda biri kadar sarmaşık zehri insanlarda alerjik reaksiyonlara yol açmak için yeterlidir.
ısırgan:bazı zehirli bitkiler tehlikeli salgılarıyla değil iğneleriyle düşmanlara zarar verir.bunlardan biride ısırgandır.[Photo]Arum Zambağı döllenmeye hazır hale gelince keskin kokulu bir amonyak gazı (NH3) yaymaya başlar. Çiçeğin son derece ilginç bir yapısı vardır. Polenlerinin bulunduğu bölüm, beyaz yapraklı yapının içinde dip taraftadır ve dışarıdan görünmez. Bu yüzden sadece koku yaymak böceklerin dikkatini çekmek için yeterli değildir.
Çiçeği, bu tırtıllar henüz doğup ona zarar vermeden önlemini almış olur.

Passiflore Çiçeği
İlgi çekici bir güzellikte olan Passiflore Çiçeği, yaprakları üzerinde yer alan küçük iğneler sayesinde düşmanı olan tırtıllara karşı koyabilmektedir. Bu iğneler, yumurtadan çıkan tırtılların en ufak bir yer değiştirmesi halinde bedenlerine saplanır. Böylece, Passiflore Çiçeği, bu tırtıllar henüz doğup ona zarar vermeden önlemini almış olur.
KARDELENLER
Çevremizdeki güzellikler bazen oldukça etkileyici biçimlerde belirirler. Kışın kar örtüsünün altında donmuş bir şekilde korunan kardelenler, baharda karların erimesi ile birlikte çiçek açarlar. Karların içinden çıkan bu muazzam güzellik ve renk cümbüşüdür.


TAŞ KAKTÜSÜ

Çiçek açmadığı zamanlarda bir kayadan farksız olan taş kaktüs bitkisi aslında gerçek bir kaktüs değildir. Kayaya benzeyen görünüşü onun düşmanlarından çok iyi bir şekilde korunmasını sağlar...
ZEHİRLİ MANTARLAR

Ülkemizde besin maddesi olarak tüketilen mantarlar yanında, tür olarak sayıları 70 civarında olan ve çeşitli toksik madde içeren makromantar bulunmaktadır. Gelişme dönemlerinde bu mantarların bilinçsizce toplanarak yenmesi ile oluşan zehirlenme olayları hemen hemen her yıl görülmektedir. Bu zehirlenmelerin bazıları ucuz atlatılırken, bazıları da üzücü ölümlere yol açmaktadır.

Dünyamızın Şekli:
geniş bir ovadan veya deniz kenarından baktığımız zaman dünyanın yüzü düz gibi görünür.dünyanın tamamının ne şekilde olduğunu anlamak için uzaydan bakmak gerekir.dünya alt ve üst atarafı(kutupları) hafifçe basık bir küre şeklindedir.bundan yüzyıllarca önce herkes dünyanın düz olduğunu sanıyordu.çevresi sularla kaplı tepsiye benzer bir şekle benzediğini sanırdı.dünyanın oluşu hakkında birçok görüşler vardır.bilim adamlarına göre dünya dediğimiz yerküre ilk oluşunda kızgın bir gaz halindeydi.kendi çevresinde dönen bu gaz gidereek soğudu hacmi küçüldü katılaştı ve bugünkü durumunu aldı.dünyanın yuvarlak olduğu ancak 16. yüzyılda öğrenildi.
Dünyamız nasıl oluştu:
yer kabuğunun ne gibi dönemlerden geçerek bugünkü halinin aldığını jeoloji adı verilen bilim araştırır.bu bilim kayaları içlerindeki organik kalıntıları (fosilleri) inceleyip ve karşılaştırarak yer kabuğunun nasıl geliştiğini aydınlatmaya çalışır.toz ve gaz bulutlarının sıkışmasından meydana gelen dünyamız soğudukça yuvarlak top biçiminde sıvı kütle haline gelmiştir.sıvı kütlenin dış kızmı iç kızmından daha çabuk soğumuştur.dış kısmında kabuk oluşurken iç kısım sıcak kalmıştır.yer kabuğu bugünkü şeklini çok uzun bir zamanda almıştır.başlangıçta yer kabuğu tek bir parça halinde idi.bu kabuk daha yoğun olan ateş küre üzerinde yüzüyordu.daha sonra bu yer kabuğu parçalanmış bu parçalar bu parçalar bazı kuvvetlerin etkisi altında manto üzerinde kayarak ayrı birer kıta halinde birbirinden uzaklaşmaya başlamıştır.
Kayaçlar:
dünyanın büyük bir bölümü kayaçlardan oluşur.dağlar tepeler hep kayaçtır.toprak çoğu kez çok ince kayaç tanecikleridir.taşlar ve çakıl taşları küçük kaya parçalarıdır.yeryüzü kabuğundaki kayaların tümü mineraller adı verilen maddelerden meydana gelir.
kuvvetli manyetik özelliklere sahip bir demir minerali olan magnetit
kendine özgü lifli bir görünüşe sahip amyant
morumsu renge sahip olan fluorit
demir minerali hematit
sülfür
kuvars kristali